Yüz Dolgusu

YÜZ DOLGUSU NE AMAÇLA KULLANILMAKTADIR?

Cilt gençleştirmede artık cerrahi yöntemler yerine insanların sosyal hayatlarına daha kısa sürede dönebilecekleri ve daha basit uygulanabilen yöntemler tercih edilir olmuştur. Bu yöntemlerin başında da yüz dolgusu uygulamaları gelmektedir. Yüz dolgusu, ciltteki kırışıklıkların giderilmesi, yüzde yaşlanmayla birlikte oluşan yağ dokusu kayıplarını hacim vererek tekrar kazandırmak, yüz şekillendirme, cerrahisiz yüz germe (liquid face lift) amacıyla kullanılmaktadırlar. Yeni nesil yüz dolgusu maddeleri ile göz altında oluşan ve bizi yorgun gösteren çukurların doldurulması, çene ve buruna şekil verilmesi ve dudak dolgunlaştırma uygulamaları artık kolaylıkla yapılabilmektedir. Yüz dolgusu uygulamalarında asla fazlaya kaçmamak gerekir. Yüz dolgusu fazla kullanıldığında hoş olmayan tümseklere, orantısız görüntülere ve yüzde şişliğe neden olabilir.

Bunların dışında yaşla beraber ellerin üzerinde belirgin hale gelen tendon ve damarların görünümünü azaltmak ve cildin gençleştirilmesi için de bu maddeler kullanılmaktadır.

 

YÜZ DOLGUSUNUN KULLANILDIĞI ALANLAR NELERDİR?

• - Kaş ortası, alın ve göz kenarındaki ince çizgilerin doldurulması
• - Kaş kaldırma
• - Ameliyatsız Burun Estetiği
• - Elmacık kemiği oluşturma
• - Yüzdeki sarkmanın azaltılması
• - Yüzde orantının sağlanması
• - Yuvarlak veya kare yüzlerin oval şekle yaklaştırılması
• - Gözaltı çukurlarının doldurulması
• - Burun kenarındaki çizgilerin doldurulması (nazolabiyal oluk)
• - Dudak dolgunlaştırma
• - Dudak üzerindeki sigara çizgilerinin (Perioral çizgiler) azaltılması
• - Dudak köşelerinin kaldırılması
• - Çene şekillendirme
• - Çene kemiğinin şekillendirilmesi
• - Çökük izlerin (sivilce, yara izi gibi) doldurulması

 

YÜZ DOLGU MADDELERİ NELERDİR?

Silikon: 1960′lı yıllarda silikon, yüzdeki kırışıklar doldurulmak amacıyla kullanılmaya başlanmıştır. Fakat zamanla uygulama yaptıran kişilerde iyileşmeyen yaralar ve sertlikler oluştuğundan yapımı popülaritesini kaybetmiştir. Vücut tarafından yok edilmediğinden ancak cerrahi olarak alınabildiğinden daha doğal yüz dolgu maddelerine kayılmıştır.

 

Kollajen: 1980 lerde ana maddesi kolajen olan yüz dolgu maddeleri yaygın bir şekilde kullanılmaya başlamıştır. Ancak kollajenin ana kaynağı sığır olduğundan yani hayvansal kaynaklı bir protein olduğundan allerji riski vardır.Her ne kadar kol iç yüzüne bir miktar enjekte edilip alerji testi yapılsa da bunun bir güvenilirliği yoktur. Kalıcılığı da birkaç aydır. Bu nedenlerden dolayı artık kolajen dolgu uygulamaları yapılmamaktadır.

 

Akril içeren maddeler ve Poliakrilamidler: Bunlar 3-5 yıl gibi kalıcılıkları olan yüz dolgu maddeleridir. Ancak sentetik maddeler olduklarından ve vücutta doğal olarak bulunmadıklarından alerjik reaksiyon, ülser ve yabancı cisim reaksiyonları oluşturma riskleri fazladır. Bu yüzden kullanımları sınırlıdır.

 

Hyalüronik asit: Hyalüronik asit; hücreler arası boşlukta bulunan bağ dokusunun ana elemanı olan kollajenin yapı taşıdır. Hyalüronik asitten oluşan dolgu maddeleri laboratuar şartlarında streptokok denilen bir bakteri türünün fermantasyonu ile üretilir. Daha sonra saflaştırılıp vücutta kalış süresini uzatmak için çapraz bağlar eklenir. Doğru şekilde üretilmiş ve FDA onaylı dolgu maddeleri alerjik reaksiyonlara çok nadiren sebep olurlar. (Hyaluronik asit, kollajenin yapı taşıdır. Vücudumuzda doğal olarak bulunan hyaluronik asitten oluşan yüz dolgu maddelerine bağışıklık sistemimiz nadiren reaksiyon verir.)

 

Hyaluronik Asit Molekülü

Hyalüronik asit içeren yüz dolgu maddeleri hangi bölgelerde kullanılır? 

Hyalüronik asit içeren yüz dolgu maddeleri kalsiyum hidroksiapatit kristalleri içeren yüz dolgu maddelerine göre daha ince olduğundan göz çevresi ve alındaki ince kırışıklıklar, dudaklar ve burun dahil tüm yüzde ve ellerde rahatlıkla kullanılabilir.

 

HYALÜRONİK ASİT İÇEREN YÜZ DOLGU MADDELERİNİN KULLANILDIĞI YÜZ BÖLGELERİ

 

Kalsiyum hidroksi apatit kristalleri: Kalsiyum hidroksiapatit kristalleri son dönemde yüz dolgu maddeleri içinde güvenilirlikleri ve uzun kalıcılıkları ile önemli bir yer edinmiştir. FDA onaylı bu ürünün yan etki riski yok denecek kadar azdır. Kalsiyum kristalleri bağışıklık sistemi tarafından yok edilirken, yoğun bir kollajen artışı da sağlarlar. Bu da cildin gençleşmesine katkıda bulunur. Kalsiyum hidroksiapatit kristalleri plastik cerrahide uzun yıllardır uygulanan ve herhangi bir yan etkisi olmadığı ispatlanmış bir maddedir.

 

Kollajen Molekülü

 

Kalsiyum hidroksiapatit kristalleri içeren yüz dolgu maddeleri hangi bölgelerde kullanılır? 

Yüzde bulunan derin olukların doldurulması ve yüz şekillendirilmesinde kalsiyum hidroksiapatit kristali içeren yüz dolgu maddeleri de kullanılmaktadır. Bu tip yüz dolgu maddelerinin alerji riski olmadığı ve kollajeni uyardığı yapılan çalışmalarda gösterilmiştir. Hyalüronik asit içeren yüz dolgu maddelerine göre daha kalın bir yüz dolgu maddesidir. Bu yüzden genellikle burun kenarındaki çizgiler,elmacık kemiklerini belirginleştirme, çene ve burun bölgelerini yeniden yapılandırma amaçlarıyla kullanılır. Göz çevresi ve alındaki ince kırışıklıklar ve dudaklar için uygun değildir.

KALSİYUM HİDROKSİAPATİT KRİSTALLERİ İÇEREN YÜZ DOLGU MADDELERİNİN KULLANILDIĞI YÜZ BÖLGELERİ

 

İDEAL BİR YÜZ DOLGU MADDESİ HANGİ ŞARTLARI TAŞIMALIDIR?

• Alerji riski taşımamalıdır.
• Kansere neden olabilen ajan veya kimyasal madde içermemelidir.
• Embriyoda deformasyonlara neden olmamalıdır.
• Farklı bir bölgeye yer değiştirmemelidir.
• Partikül oluşturmamalıdır.
• Uygulanırken çok acı vermemelidir.
• Fazla şişliğe neden olmamalıdır.
• Çabuk yok olmamalıdır.
• Enfeksiyon oluşturmamalıdır.

 

YÜZ DOLGUSUNUN KALICILIĞI NEDİR?

Yüz dolgu maddelerinin kalıcılıkları, içeriklerine ve çapraz bağların yoğunluğuna göre değişmektedir. Yüz dolguları kalıcılık sürelerine göre aşağıdaki gibi sınıflandırılmaktadır:

• - Geçici (6-18 ay)
• - Yarı kalıcı (2-5 yıl)
• - Kalıcı (silikon)

Hyaluronik asit içerikli yüz dolguları 6-18 ay, kalsiyum hidroksiapatit içerikli yüz dolguları ise 12-18 ay arasında kalıcılık göstermektedirler. Kişiye bağlı olarak bu kalıcılık süresi nadiren 24 aya kadar uzayabilir.Yüz dolgularının kalıcılık süreleri uzadıkça komplikasyon riskleri artmaktadır. Bu yüzden 2-5 sene kalan yüz dolgu maddelerini tercih etmemek gerekir.

Bazı yüz dolgu maddelerinde serbest hyaluronik asit de bulunmaktadır. Bu tip yüz dolguları yüze hacim kazandırırken cilde daha fazla nemlilik verir ve kollajen artışı da sağlarlar. Ancak kalıcılığı sadece 6 ay kadardır.

 

UCUZ YÜZ DOLGU MADDELERİ NEDEN TEHLİKELİDİR?

Kullanılan yüz dolgu maddelerinin yeterli laboratuvar testleri yapılmamış ve sterilitesi iyi bir şekilde sağlanmamışsa alerjik reaksiyonlara ve enfeksiyonlara sebep olabilir. Bu yüzden ucuz yüz dolgu maddelerinden kaçınılmalıdır.

 

UYGULAMADAN 1 HAFTA ÖNCE KESİLMESİ GEREKEN İLAÇLAR NELERDİR?

• - Aspirin gibi kan sulandırıcılar
• - Ibuprofen
• - St. John’s Wort
• - Omega 3 yağ asitleri
• - E Vitamini
• - Zencefil
• - Ginkgo Biloba
• - Ginseng

Ancak sık uçuk çıkaranlar yüz dolgusu uygulamasından önce bu durumu önlemeye yönelik olarak önerilen ilaçları kullanabilirler.

 

KİMLERE ÖNERİLMEZ?

• - Otoimmün hastalığı olanlara (Lupus benzeri kollajen doku hastalığı, Haşimato tiroidi, romatoid artrit vs.)
• - Diyabet hastalarına.
• - Kanser hastalarına.
• - Keloid geliştirmeye meyili olan hastalara.

 

NASIL UYGULANIR?

Yüz dolgu maddeleri enjekte edildikten sonra başka bir bölgeye kaymazlar. Yüz dolgu maddeleri lokal anestezi uygulandıktan sonra iğne veya mikro kanüller aracılığıyla kolaylıkla uygulanabilirler. Son dönemde kullanılmaya başlanan mikrokanüller sayesinde kişilerde damar ve sinir hasarı meydana gelmediğinden morluk oluşmaz ve komplikasyon riski minimuma inmiştir. Mikrokanül, tek bir giriş noktasından büyük alanları acısız bir şekilde tarama olanağı sağlar. Dokuya az hasar verdiğinden uygulama sonrası ödem de az olacaktır.

 

MİKROKANÜLÜN CİLT ALTINDA YÖN DEĞİŞTİRMESİ

 

UYGULAMA ACILI MIDIR?

Yüz dolgu maddelerinin bir kısmının içinde lokal anestezik bulunmaktadır. Bu, uygulamanın daha rahat ve acısız olmasına olanak sağlar. Gerekirse bölgesel lokal anestezi de yapılabilir.

 

UYGULAMA SONRASI İÇİN BİLİNMESİ GEREKENLER NELERDİR?

• - Yüz dolgu maddesinin uygulamasından sonra, yüzde yaklaşık 2-7 gün arasında süren şişlik oluşabilir. Bunun sebebi dolgu maddelerinin su tutma özelliğindendir.
• - Yüze dolgu uygulandığı gün çok mimik yapılmamasına özen gösterilmelidir.
• - Yüz dolgu maddelerinin yüzeysel uygulanmalarından sonra 4 saat, derin uygulamalardan sonra ise 12 saat uygulama yapılan bölgeye su temas ettirilmemeli ve makyaj yapılmamalıdır.
• - Yüz dolgu maddesi uygulandıktan sonra morluklar oluşabilir. Ancak bu morluklar bir hafta içinde kaybolurlar.
• - Yüz dolgu maddeleri sıcaktan etkilenirler. Bu yüzden sauna ve hamam gibi yerlerde uzun süre kalınmamalıdır.

Yüz dolgusu zamanla yok olmaktadırlar. Yüz dolgusunun kalıcılık süresinin uygulanan yüz dolgu maddesinin yapısına ve kişisel özelliklere bağlı olarak 6-18 ay arasında değiştiği unutulmamalıdır.